9 Haziran 2017 Cuma

ŞÜPHE




ŞÜPHE;
en sevdiğim kapı bekçisi, en sevdiğim elek, en sevdiğim cevher, en sevdiğim günah, en sevdiğim nimet, en sevdiğim turnusol kağıdı...
ŞÜPHE, Veziri rezil, rezili vezir eder, lakin şüphe görevini sonlandırdığında, vezir her zaman vezir rezil de her zaman rezil olacaktır.
Rezillerin yüce görevidir vezirlere yol açmak, onların istidadı budur gocunmazlar,
vezirlerin görevi ve istidadı da başkadır, zulmetmez, müteşekkür olurlar.
ŞÜPHE ise sınavın; nasıl kullandığın önemli, şakası yoktur;
ne ayaklar kayar şüpheden, ne ayaklar gül bahçesini adımlar.
ŞÜPHEdir insanı beşer, beşeri insan, insanı kamil eden.

ŞÜPHE yüzünden cennetten atıldınız, hatırlamazsın tabii, bir nedenden hatırlatmazlar tabii.:)
Bunu diğer kibir, tamah, öfke, değersizlik, yoksunluk, korku gibi şeyler takip etti... 
Şüpheden geçmeden cennete, cennetten geçmeden diğerlerini sıfırlayamazsınız. 
Sıfırdan yüz kilometreye çıktınız, tekrar sıfır kilometre olabilirseniz o sıfır kilometre artık ışık hızından hızlı olacaktır. Şüphesiz şüpheyle çalışın! 

Kendinden ŞÜPHE edenin, O'na güvendiğini görmedim, O'ndan ŞÜPHE edenin kendine ve diğer hiçbir şeye güvendiğini görmedim. Her şeyin ortası ve dengesi olur. Şüphe ve güvenin olmaz. O nedenle... Her şeyin ortası ve dengesi de ancak güven tam olduğunda, şüphesizlikte gelir.

Bir Dost

Hiç yorum yok: